IQNA

İnanç İlkeleri; Adl /13

Hayatın zorluk ve sıkıntılarında insanoğlunun rolü

14:05 - May 31, 2023
Haber kodu: 3480470
İlâhi adalet sorusu sık sık tekrarlanan önemli sorulardan biridir. İnsanlar arasında var olan eşitsizliklerin sebebini bulmak için bu soru sorulmakla birlikte insan eşitsizliklerin çeşitli nedenleri olduğunu bilmez.

Başımıza gelen sıkıntı ve felaketlerin ortaya çıkmasında kendi rolümüzden gafil olarak bunu Allah’tan biliriz. Allah’ın adil olup olmadığını ve neden bunun bizim başımıza geldiğini sorarız. Oysa hayatta karşılaştığımız sorunların çoğu kendi kararlarımızın ve eylemlerimizin sonucudur. Temizliğe dikkat etmiyoruz hasta oluyoruz, fesadı engellemek için iyiliği emredip kötülükten men etmiyoruz, neticesinde kötüler üzerimizde hakimiyet kazanıyor ve dualarımız etkisiz kalıyor. Derslerimizi doğru düzgün çalışmıyoruz, kalıyoruz. Çaba sarfetmiyoruz sonuç olarak ilerliyemiyoruz. Bütün bu durumlarda, kendimizden başka kimi suçlayabilir ve sorumlu tutabiliriz?

Bugün eğer bizim işimiz biribirine karışmış ise belki bu başkalarının işini karıştırmamızdan kaynaklanmaktadır. Hadis-i Şerif’te şöyle okuyoruz: Kim kardeşi için bir kuyu kazarsa, o kuyuya kendisi düşer.

Kur’an-ı Kerim’in birçok ayeti bu konu üzerinde durmuştur:

Şûrâ suresi 30. Ayeti: “Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar.”

Rûm suresi 36. Ayeti: “İnsanlara bir nimet tattırdığımızda buna sevinirler; fakat kendi elleriyle yaptıkları yüzünden başlarına bir belâ gelse hemen ümitsizliğe düşerler.”

Fecr suresi 16. Ayeti: “Onu imtihan edip rızkını daralttığında ise “Rabbim beni önemsemedi” der (mutsuz olur).”

Fecr suresi 17-18: “Hayır hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz.  Birbirinizi yoksulu yedirmeye teşvik etmiyorsunuz.”

Sizin bu teveccühsüzlüğünüz Allah’ın gazabına sebep olmuştur. Aslında bu farklılıkların sebebi sizin amel ve davranışlarınızın sonucudur.

Nahl suresi 114. Ayeti: “Allah’ın size verdiği helâl ve güzel rızıktan yiyip için ve eğer yalnız Allah’a kulluk ediyorsanız O’nun nimetine de şükredin.”

Küfür bazan Allah’a, emrine veya nimetlerine karşı olur. Üçüncü durumda Allah’ın verdiği nimetler doğru ve yerinde kullanılmazsa buna küfür denir. Tüm bunlar  hayatımızdaki birçok sorunun nedeninin kendi kötü davranışlarımız olduğunu açıkça göstermektedir.

Muhsin Kıraati’nin İnanç İlkeleri (Adl) kitabından alıntıdır.

captcha