Namaz gibi ibadet yoktur

Her Müslüman kendini ve başkalarını yetmiş defa ‘Hayya’ (Acele et) sözüyle namaza çağırır. Herhangi bir ibadet için hiç bu kadar teşvik olmamıştır.

Namaz, insanın Yaratıcısına karşı olan minnettarlığının ve şükranının bir göstergesi, aynı zamanda da Yaratıcısının kendisinden yerine getirmesini istediği bir emridir

Namaz müminin hayatında bir denge unsurudur. Her gün belirli vakitlerde eda edilen bu ibadet kişiyi disipline ve düzenli bir hayata alıştırır.

Kur’an-ı Kerim’de mutlak biçimde namaz emrine defalarca yer verildiği gibi bazı ayetlerde çeşitli üslûplarla namazın önemine işaret edilerek namaz kılanlardan övgü ile söz edilmiş özünden uzaklaşanlar yerilmiştir.

Her gün ve gece beş farz namazımız var ve her namazda bir ezan vardır.

20 kez - Hayye ale’s-salah: haydi namaza

20 kez - Hayye ale’l -felah: haydi kurtuluşa

20 kez - Hayya ala hayri-l Amel:en hayırlı amelde acele et

10 kez - Kad kametis-salah: namaz başladı

Ezan’da ‘felah-kurtuluşa’ ile ‘hayri-l Amel-en hayırlı amel’ kelimelerinden maksat namazdır. Ezan’ı yüksek ve gür sesle okumak emredilmiştir.

Ezan sessizliği bozamaktır. İslam’ın şiarı, parolasıdır.

Ezan kısa ve anlamlı cümleleri ile dini bir ilahidir.

Ezan gaflete uyarı, dini atmosferin açık olması ve manevi hayatın bir alametidir.

Muhsin Kıraati’nin ‘Namaz hakkında yüz on dört nokta’ kitabından alıntıdır.